Hayat bu, bazen işler yolunda gitmiyor. Borçlar birikiyor, ödeme gücü azalıyor ve en sonunda kapıya gelen bir icra memuruyla karşı karşıya kalıyorsun. İşte o an herkesin aklından aynı şey geçer: “Eve haciz gelirse ne olur?” Açıkçası çoğu insan bu durumu ya şehir efsanelerinden ya da kulaktan dolma bilgilerle biliyor.
Eve Haciz Gelmesi Ne Demek?
İcra dairesi üzerinden başlatılan bir takip sonucunda, borçlu borcunu ödemezse alacaklı haciz talebinde bulunabilir. Haciz demek, borçlunun mallarına el konulması demektir. Bu mallar evdeki eşyalar olabilir, banka hesapları olabilir, hatta maaş bile olabilir. Ama bizim konumuz ev haczi, yani memurların eve gelip içerideki eşyaları haczetmesi.
Öncelikle şu bilgiyi netleştirelim: icra memuru durup dururken kimsenin kapısını çalmaz. Öncesinde borçluya bir ödeme emri gönderilir. Bu emrin ardından 7 gün içinde borç ödenmez ya da itiraz edilmezse, borç kesinleşir. İşte bu noktada alacaklı haciz talebinde bulunabilir. Yani haciz gelmesi için belirli bir süreç geçmiş ve yasal işlemler başlamış olmalıdır. Haciz memurları ellerinde icra emriyle gelirler, öyle rastgele “gelip de televizyonu alalım” gibi bir durum söz konusu değildir.
Evdeki Eşyalar Haczedilebilir mi?
Şimdi gelelim en çok merak edilen konuya: evdeki eşyalar gerçekten alınır mı? Kısaca cevap vereyim: bazıları alınabilir, bazıları alınamaz. Türk hukukunda kişinin yaşamını sürdürebilmesi için zorunlu olan eşyalar haczedilemez. Yani bir ailenin oturması için gereken koltuk takımı, yemek masası, bir adet buzdolabı, çamaşır makinesi, yatak, fırın gibi temel ihtiyaçlar listede yer almaz. Ama evde iki tane televizyon varsa, biri alınabilir. Veya üç tane dizüstü bilgisayar varsa, birkaçı haczedilebilir.
Lüks eşyalar ise daha farklı değerlendirilir. Örneğin, evde pahalı bir ses sistemi, sanat eseri, oyun konsolu, antika ya da koleksiyon eşyaları varsa bunlar haciz kapsamına alınabilir. Çünkü bunlar yaşamsal ihtiyaç olarak görülmez. Haciz memuru eve geldiğinde önce evdeki eşyaları inceler, sonra hangi eşyaların haczedileceğine karar verir ve bir haciz tutanağı hazırlar. O an eşyalar hemen alınmayabilir, genellikle “fiili haciz” yapılır yani eşya yerinde bırakılır ama üzerine haciz konulur. Bu durumda eşyayı satmak, devretmek ya da yerini değiştirmek yasaktır.
Haciz sırasında borçlu evdeyse süreç daha hızlı ilerler ama borçlu evde olmasa bile işlem yapılabilir. Evin kapısı zorla açılamaz ama alacaklı mahkemeden izin almışsa, kolluk kuvvetiyle birlikte kapı açılabilir. Bu detay da oldukça önemli. “Evde yokum diye haciz yapılmaz” düşüncesi her zaman geçerli değildir.
Haczedilen Eşyalar Ne Zaman ve Nasıl Alınır?
Haciz tutanağı tutulduktan sonra alacaklı, eşyaların satışı için icra dairesine başvurabilir. Satış talebinde bulunmazsa, haciz uzun süre askıda kalır. Ancak talep edilirse, genellikle birkaç ay içinde eşyalar icra yoluyla açık artırma usulüyle satışa çıkarılır. Bu satıştan elde edilen para borca karşılık kullanılır.
Şunu da unutma: haczedilen eşyaların başkasına ait olduğunu iddia etmek istiyorsan, bunu ispatlaman gerekir. Yani evdeki televizyon aslında arkadaşına aitse, bu kişinin fatura ya da noter satış sözleşmesi gibi somut belgeler sunması gerekir. Aksi halde eşya senin sayılır ve satışa konu olabilir. Bu durum özellikle aile içinde karmaşa yaratır çünkü evdeki çoğu eşya kimin aldığına dair faturasız olur.
Bir diğer önemli konu da evde kiracı olman. Ev senin değilse ve ev sahibiyle alakan yoksa, haciz işlemleri yalnızca senin adına yapılabilir. Yani borç kiracıya aitse ev sahibinin malları etkilenmez. Ancak haciz sırasında malların kime ait olduğu açık değilse, yine karışıklık çıkabilir.
Eve Haciz Gelmesini Önlemek Mümkün mü?
Evet, mümkün. En başta borç tebligatını aldıysan ve borcun gerçek olmadığını düşünüyorsan, yasal süresi içinde itiraz hakkını kullanabilirsin. Bu durumda haciz işlemleri durur ve olay mahkemeye taşınır. Eğer borç doğruysa ama ödeyemeyecek durumdaysan, alacaklıyla uzlaşma yoluna gidebilirsin. Taksitlendirme, yapılandırma gibi seçenekler çoğu zaman haczi engeller. Ayrıca eve haciz gelmemesi için borcun tamamını ödemek ya da en azından haciz talebi yapılmadan önce borcun kapatılması da mümkündür.
Bunun dışında da bazı teknik yollar var. Örneğin, borçlunun maaşına haciz konulması gibi alternatif yöntemlerle borcun tahsili sağlanabilir ve ev eşyalarının haczi son çare olarak uygulanır. Yani eve haciz gelmesi aslında alacaklının ilk tercihi değildir; genellikle ödeme yapmayan, itiraz etmeyen, iletişime geçmeyen borçlular için son aşama olur.
Bir yanıt yazın