Adli Kontrol Nedir, Hangi Suçlarda Uygulanır?

Günümüzde bir kişinin tutuklanmadan da yargılanabilmesinin önünü açan önemli mekanizmalardan biri adli kontrol uygulamasıdır. Peki, adli kontrol tam olarak nedir? Ne zaman ve hangi suçlarda uygulanır?

Adli Kontrol Ne Demek?

Adli kontrol, bir kişinin tutuklanmasına gerek duyulmadan, özgürlüğü kısıtlayıcı ama tam anlamıyla hapse atmayan tedbirler altında yargılanmasını sağlayan hukuki bir uygulamadır. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 109. maddesinde yer alır ve esas olarak bir tür “tutuklamaya alternatif” olarak düzenlenmiştir.

Yani, kişi hakkında ciddi bir suç şüphesi varsa ama bu kişinin tamamen tutuklanması gerekmiyorsa, hâkim “tutuklamak yerine adli kontrol yeterlidir” diyebilir. Bu durumda kişi, bazı kurallara uymak koşuluyla serbest kalır. Ancak bu serbestlik öyle “istediğini yap, gez dolaş” gibi değildir. Hangi adli kontrol tedbirlerinin uygulanacağı hâkim tarafından belirlenir ve kişi bu kurallara uymak zorundadır. Aksi halde, bu kez tutuklama devreye girebilir.

Adli Kontrolün Türleri Nelerdir?

Adli kontrol deyince akla sadece imza atma veya yurtdışı çıkış yasağı gelmesin. Kanunda belirlenen birkaç farklı türü vardır ve bunlar arasından hâkim durumun niteliğine göre seçim yapar. Örneğin, haftada bir gün karakola gidip imza verme, belirli yerlere gitmeme, mağdura yaklaşmama, elektronik kelepçe takma ya da yurtdışına çıkış yasağı gibi kısıtlamalar getirilebilir. Hatta bazı durumlarda kişi bir meslek veya görevden geçici olarak uzaklaştırılabilir.

Ama burada asıl önemli olan şey şu: Bu tedbirlerin amacı, kişinin yargılamadan kaçmasını önlemek, delilleri karartmasını engellemek ya da toplum güvenliğini tehlikeye atmasını önlemektir. Kişi bu kurallara uyar, yargılamaya düzenli şekilde katılırsa, dava sonuna kadar tutuklanmadan süreci tamamlayabilir.

Hangi Suçlarda Adli Kontrol Uygulanır?

Gelelim belki de en çok merak edilen noktaya. Her suçta adli kontrol mümkün mü? Cevap: Hayır, her durumda değil. Öncelikle belirtelim, adli kontrol, tutuklamanın bir alternatifi olduğundan, ancak tutuklama nedenlerinin var olduğu durumlarda gündeme gelir. Yani, suç ciddi olacak, kişi kaçma ya da delilleri yok etme şüphesi taşıyacak, ancak hâkim “tutuklamaya gerek yok” diyecek.

Uygulamada adli kontrol genellikle şu tarz suçlarda karşımıza çıkar: Dolandırıcılık, hırsızlık, tehdit, cinsel taciz, hakaret, mala zarar verme, uyuşturucu kullanma gibi… Ancak şiddet içermeyen ve daha hafif nitelikli suçlar için daha sık tercih edilir. Çünkü hâkim, orantılılık ilkesine göre hareket eder. “Kişi suç işlemiş olabilir ama hemen hapse atmak ağır olur” düşüncesiyle adli kontrol kararı verebilir.

Ağır cezalık suçlarda – örneğin kasten öldürme, örgütlü suçlar, cinsel saldırı gibi – adli kontrol pek tercih edilmez. Çünkü bu tarz suçlarda kamu güvenliği açısından kişi tutuklanmadan yargılanırsa risk yüksek olabilir. Ancak her dosyanın kendi dinamikleri vardır. Bu nedenle ağır suçlarda bile bazen adli kontrol uygulanabilir; bu tamamen dosyanın içeriğine ve hâkimin değerlendirmesine bağlıdır.

Bir diğer önemli nokta ise çocuklar. 18 yaş altı şüpheliler için tutuklama en son çare olarak görülür ve adli kontrol öncelikli olarak uygulanır. Ayrıca kadınlar, yaşlılar veya ağır hastalığı olan kişilerde de adli kontrol sıkça tercih edilen bir yöntemdir.

Adli Kontrol Süresi ve Sonuçları

Peki bu tedbir ne kadar sürer? Süre konusunda net bir üst sınır yok ama uygulamada genellikle dava tamamlanana kadar sürer. Yani dava bir yılda bitiyorsa, kişi o süre boyunca adli kontrole tabi olabilir. Ancak hâkim, süreci denetler ve bazı durumlarda adli kontrol tedbirini kaldırabilir. Mesela kişi düzenli şekilde duruşmalara gelmiş, delil karartma riski kalmamışsa, adli kontrol gereksiz hale gelir ve sona erer.

Bunun tersi de olabilir. Eğer kişi adli kontrol kurallarını ihlal ederse, örneğin yurtdışı yasağına rağmen ülkeyi terk etmeye çalışırsa, ya da karakola gidip imza vermezse, hâkim bu kez tutuklama kararı verebilir. Yani adli kontrol, serbestlik anlamına gelmez; kuralları olan bir yargı süreci kontrol mekanizmasıdır.

Son olarak, adli kontrol kişinin sabıka kaydına işlemez. Çünkü bu bir ceza değil, tedbirdir. Ancak toplumda yanlış anlaşılmalara neden olabilir. Kimi insanlar “adli kontrol altındaki biri kesin suçludur” gibi düşünebilir ama böyle bir durum yoktur. Yargı süreci bitmeden kimse suçlu kabul edilmez.

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir